17 Temmuz 2009 Cuma

17 Temmuz - 17 Eylül

Geçmesi heyecanla beklenecek 2 ay...

2 gündür zamanın akışı yavaşlamış gibi hissediyorum. Biliyorum ki zaman aynı zaman, ben aynı ben. Ama rutinlik böyle bir hissiyat oluşturuyor.
Bugün komuta kademesinde devir teslim töreni vardı. Kamuflajları giymeye gittiğimde botlarımın yerinde olmadığını gördüm. Böylece askerliğin bir klasik olayını da bizzat yaşamış oldum. Her anı komik ama olay derecesinde büyük önem arz eden vukatlardan birisi daha başımda yani. Askeri tabirle yer değiştirdi botum. Bu durumda ne yapmalıyım. Bende bir başka botun yerini mi değiştirmeliyim? Cevapsız sorular...

Bugün Cuma, yani çarşı ihtimalimiz netleşeceği gün. Herkeste heyecanlı bir bekleyiş mevcut. Acabalar ile bekliyoruz öğle saatlerini. Hafta içi görevli göründüğüm halde ictimaya katılmadığım için savunmamı almıştı komutan. Haklı bir savunma vermiş olmama rağmen ceza alma ihtimalimizin yüksek olduğunu biliyorum. Belki de bu olay beni 2 gündür strese soktu. Geçen hafta da içerdeydim. Üst üste 2 hafta olması can sıkıcı gerçekten. Sivile çıktığımızda bu günleri çook anacağız galiba.

Burada çok basit olaylar bile insanın duygulanmasına vesile olabiliyor. Törende İstiklal Marşı söylerken ilk defa bu kadar duygulandığımı farkettim. Vatan hizmetindeyiz ve sevdiklerimiz için bazı şeylerden fedakarlık yapıp burada gün geçiriyoruz. Marşın manasını bu yönüyle düşündüğümde bir kaç damla göz yaşını tutamadım. Sevdiklerimin hasreti ve vatan görevi bir araya gelince anlatılmaz bir hüzün ve sevinç hali oluşuyor çehremde... Zaten bu göreve de vatan için geldik, sevdiklerimiz için geri döneceğiz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder